5 Temmuz 2010 Pazartesi

sessizce bağırdım



önce doğarız ve annemiz yanımızdadır. hemen ordadır bize gülümser bizi sever kocaman sarar kollarıyla. büyümeye başlarız bu sırada çokca ağlar ve nedenini tahmin etmelerini bekleriz, annemiz yine yanımızdadır yine gülümser ama arada ağladığı, sıkıldığı, hiç bir şey anlatamayan sadece bağırıp ağlayan bizlerle uğraşmaktan bunaldığı olur. adımlar atmaya konuşmaya başlarız annemizin dizinin dibinde debelenir gülücükler saçarız. okul dönemi başladığında sıkıntılar biraz artsa da yine süper anneler hep ordadır. sabahları yarım saat içinde gömlek ütüleyip kahvaltı hazırlayıp herkesi evden sağ sağlim gönderir ve başarısının tadını çıkarır. ergen oluruz hayatımızın en çirkin dönemini annemizle atlatırız. genç olunca artık hem biz anlarız annemizin ne istediğini hem o anlar bizi. gerisi kolaydır zaten özellikle bir kız için anne bu dönemlerden sonra daha çok arkadaşdır. arkadaşında kalırken arar yemek tarifi öğrenirsin. evlenirken mutluluk gözyaşlarını paylaşırsın. hele bir de çocuğun oldu mu anneni en iyi o zaman çözersin, her adımında yanında istersin. bu sırada bütün hayat boyu annede hep küçük püf noktalar başarabilmesi için kodlanmış şifreler vardır. sen ağlarsın karşısında o teselli edecek en güzel sözleri bulur. sinirden duvarları yumrukladığın zamanda sakinleştiren tek kişi annedir. çünkü bilir. çocuk yetiştirmenin zor olduğunu ve onun için ayakta kalması gerektğini bilir. bazen odalara kapanıp çığlıklar atarak ağlamak istese bile çocuğuna bunu belli edemeyeceğini kendisini bırakırsa onun da toparlanamayacağını bilir. ve her zaman dimdik ihtiyacımız olan her an ya yanımızda ya da telefonun öbür ucundadır.

bende en başta bir şeyler yanlış olmuş zaten. doğduğum zaman bile gülümsememiş bana. ordan sonra hiç bir şey de yolunda gitmemiş. annem de bana bakmış büyütmüş tabi ama ben daha çok büyüttüm onu. benim için endişelenmiş ama ben daha çok endişelendim. bazen beni teselli etti mutlaka ama ben daha çok teselli ettim onu. bizde işler biraz ters oldu annem karşımda sinir krizi geçirirken sağlam ve güçlü durması gereken bendim. şikayet etmiyorum anneme bakmaktan ama insan merak ediyor işte. neden ben annemi büyütmek zorundayım? neden ben annemi o halde görüp ağlamadan durmak zorundayım? onu sakinleştirip elini yüzünü yıkayıp gideceği yere gidene kadar telefon başında beklemek zorundayım? bunu merak ediyorum çünkü bazen benim de anneye ihtiyacım oluyor ve o ihtiyaç anlarında nedense kayboluyor..
m.z

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder