12 Aralık 2010 Pazar

paranoyak olmam takip edilmediğim anlamına gelmez



yeni uyandım. gece 12de uyandım çünkü erken yatmıştım ve uyandırıldım. evde herkes uyurken uyanınca ya da uyandığımda kimseyi göremeyince kendimi kötü hissediyorum. yalnız yaşamak istediğini söyleyen birine göre pek de mantıklı değil sanırım.
demek how i met your mother barı..:D bunu söyleyen çocuk bana artık o kadar da iyi davranmıyor. ama bu durumdan pek de bi şikayetim yok. yani çıkıp ayrıldığım kimse bugüne kadar iyi davranmadı bana. hani belkiii çok zorlarsak o kadar insan içinden bi iki istisna olabilir. neyse canımı sıkmak için bundan çok daha fazlası gerekir. neden yazmadım uzun zamandır? neden şimdi yazmaya karar verdim? ben soruları cevaplamada uzman kişi değilim. ama g.a o kadar yazmış ben hiç yazmamışım olmadı şimdi. onu yalnız bırakamam...
bugün yine gariptim. nasıl davranmam gerektiğini gayet iyi biliyorum ama yapamıyorum! bu aynı sözcüklerin ağzımızdan çıkamaması gibi bir şey. söylenmesi gerekenler hazır ama çıkmıo işte ses tellerimi almışlar gibi. sarılmak yerine itmem de aynı buna benziyor. yapamıyorum. insanlara iyi davranamıyorum. bana da iyi davranılmasını sevmiyorum, kimse de öyle bi modda değil zaten. değişik gelio iyi davranışlar garip işte yolda yeşil bir adamın yürümesini görmek ne kadar garipse o kadar garip. iyilikler görünce hemen "bitsin" diyorum yoksa sevgimi nasıl saklarım ki? kötülükler olursa arkasında kalır kimse tarafından sorgulanmaz ama her şey güzel olursa saklayamam işte. ben biriyle yaşayamam. imkansız olur bu. gündüz "ne uğraşıcam senle" gece "gitme" olurdu. başlarda bambaşka bir dünya yaratıyorum içine sadece iki kişi alabilen. sonra o dünyayı sıradan bir yer haline getiriyorum çaktırmadan. üç kişi.. dört kişi.. hatta bir çok kişi alabilio. aslında almaması gerekir. aslında gündüz ve gecenin aynı olması ve benim de delirmemem gerekir.
not: uyandıran insan -o kendisini biliyo- yazılanları üstüne alma!
m.z

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder